Dr. Bayraktar, Aile Hekimliği sistemindeki gelişmeleri anlattı

Dr. Öğretim Üyesi Muhammet Bayraktar yaptığı yazılı açıklamada şunlara değindi, 

Niğde’de aile hekimliği uygulaması aile sağlığı merkezlerinin açılıp sözleşmeli aile hekimlerinin seçtikleri birimlerde görev almasıyla birlikte, Sağlıkta Dönüşüm Programının bir parçası olarak 2010 yılının Mayıs ayında başladı.  
Aile hekimleri, kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile birinci basamak teşhis,  tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini,  yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın, her kişiye kapsamlı ve devamlı olarak vermekle yükümlü, gerektiği ölçüde gezici sağlık hizmeti veren ve tam gün esasına göre çalışan aile hekimliği uzmanı veya Bakanlığın öngördüğü eğitimleri alan uzman tabip veya tabiplerdir.
Merkezde sağlık bakanlığı, illerde il sağlık müdürlükleri aile hekimliği sisteminin uygulamasına çok önem vermektedir. Aile hekimliği sistemi sadece il ve ilçe merkezlerinde bulunan hastanelerin aksine neredeyse tüm kasaba ve köylerde doktorların ve ebe veya hemşirelerin vatandaşlarımıza sağlık hizmeti vermesini sağlamaktadır. 
Birinci basamak sağlık hizmetlerinin etkili bir şekilde verilebilmesi, toplumun hastalık yükünün azaltılmasının yanı sıra ikinci ve üçüncü basamak tedavi kuruluşlarımızın da daha iyi ve kaliteli sağlık hizmeti ve sağlık eğitimi vermelerine fırsat tanıyacağı bilinmektedir. Bu nedenle Sağlık Bakanlığının aile hekimliği birimi başına nüfus ortalamasını azaltmak amacı da çerçevesinde 2010 yılında 97 olan ilimizdeki birim sayısı Kasım ayı itibariyle 135’tir. Bu sayı önümüzdeki dönemde her ay daha da artacaktır. 
Bununla amaçlanan aile hekimlerinin sorumlu olduğu kendilerine kayıtlı hasta sayısını azaltarak, hastaları ile daha fazla ilgilenebilmeleri için onlara imkan tanımaktır. Bu sayede aile hekimlerinin kronik hastalık izlemi, kanser taraması, gebe, bebek, loğusa, çocuk, 15-49 yaş kadın sağlığı hizmetleri, bağışıklama yani aşılama çalışmaları ile ve kendilerine muayene olmak için başvuran hastalarla hasta başına daha fazla vakit ayırabilmeleri mümkün olacaktır. 
Biz herkesin hastalandığında ve hastalanmadan önce kronik hastalık, kanser, vb. taramalarını yaptırmak için öncelikle kayıtlı oldukları aile hekimlerine gitmelerini istiyoruz. Her ne kadar bu değişiklikle ilgili sahada dezenformasyonlarla karşılaşıyor olsak da, geçtiğimiz günlerde yapılan yönetmelik değişikliği de bunu sağlayacak bir değişikliktir. Bu sayede şikayeti evinin veya işyerinin hemen yanı başındaki aile hekimliğinde çözülebilecek birinin hastaneye gereksiz başvurusunun önüne geçilebilecek, gereksiz antibiyotik, ağrı kesici gibi ilaçların kullanımı azaltılarak akılcı ilaç kullanımı hedefine ulaşılabilecektir ve aile hekimleri de kendilerine kayıtlı kişilere yönelik ortaya konulan bu hedefleri sağladıkları oranda daha başarılı olarak kabul edilecekler.
Mevzuat değişikliği incelendiğinde, amaçlananlardan bir diğerinin de aile hekimliği ile kayıtlı nüfus arasındaki bağın güçlendirilmesi olduğu anlaşılmaktadır. Yeni yönetmelikle, vatandaşlarımızın seçtikleri aile hekimlerine hasta olmasalar bile yılda en az iki kez başvurmaları bunun için istenmektedir.