Türkiye Harp Malûlü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Niğde Şube Başkanı Gazi Hasan İpek, dernek binasında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Gazi ve şehit yakınlarının da bulunduğu basın açıklamasında şehit ve gazilerin hassasiyetlerine vurgu yapan İpek, sert açıklamalarda bulundu.
Gazi Hasan İpek tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi,
"Öncelikle Sarıkamış'ta 110 yıl önce beyaz ölümün destanını yazan 78 bin şehidimizi minnetle anıyor, tüm şehitlerimize allah'tan rahmet diliyoruz. Bugün burada, şehit aileleri ve gaziler olarak yaşadığımız acıları, yüreğimizde yanan ateşi anlatmak için toplanmadık. Çünkü bir şehit annesine, oğlunun postallarına çiçek etkiren, bir şehit babasına, evladının fotoğrafı karşısında geceyi sabahlatan, şehit eşinin canının yarısını toprağa koyuşunun, umutları elinden alınan şehit çocuklarının yarım kalışının hiçbir tarifi yok. Biraz tarih konuşalım mesela, Çanakkaleyi, kurtuluş savaşını, sarıkamışı, kıbrısı ve şehitlerimizi konuşalım.
Alp ve alperen olanları, önce yiğit olup şüheda olan kahramanları, sınırlarımızı nasıl çizdiğimizi, vatanın her karışının şehit kanlarıyla sulanışını nasıl çizdiğimizi, vatanın her karışının şehit kanlarıyla sulanışını konuşalım mesela. Mehmet Akif'in 'Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı, verme dünyaları alsan da bu cennet vatanı' dizelerini hatırlayalım.
Hatırlayalım ki utanmadan, üzülmeden, düşünmeden, bebek katili özgür kalsın, umut hakkı, ev hapsi verilsin diyenlere, imralı canisini ülke gündemine sokup, barış elçisi gibi ilan edenlere hatırlatalım diye toplandık. Çok mu geriye gittik. O zaman 43 yıldır yaşadıklarımızı, verdiğimiz şehitlerimizi konuşalım. Bir vatan evladının toprağa nasıl düştüğünü, kaç kurşun yediğini, naaşlarının ne kadar sürede ailelerine ulaştığını konuşalım mesela, ödedikleri bedeli konuşalım. Oğuz Kaan Usta'yı, Duabey Onur Öztürkmen'i, şehit Semih Özbey'i konuşalım, videosunda yutkunduğu anı unuttunuz mu. Bu kadar çabuk onu konuşalım mesela. Hadi onlar askerdi serden ve yardan geçmişlerdi. Şehit polis Fethi Sekin'i, Şehit Savcı Hakan Kılıç'ı şehit öğretmenler Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yalçın'ı, eli kanlı terör örgütünün menfur saldırılarında hayatını kaybeden sivil vatandaşlarımızı konuşalım. Zira hatırlamanıza ihtiyacımız var. Yada hadi gelin, 2013'te yaşanan sözde çözüm sürecini konuşalım. Akil insanları, kazılan hendekleri, sokaklara kurulan bariyerleri ve o süreçte yitirdiğimiz 800'ün üzerinde şehidimizi.
Terörle el sıkışılamayacağını, masaya oturulmayacağını, nasıl acı bir şekilde tecrübe ettiğimizi hatırlayalım. Ya da elikanlı bebek katilinin meclise davet edilir edilmez, yaşanan TUSAŞ saldırısını ve ve şehitlerimizi konuşalım. Bu kadar kısa sürede unutmuş olamazsınız.
Terörle mücadelede verdiğimiz 7 bin 100'ü asker, 900'ü polis, bin 500'ü korucu, 200'ü öğretmen, savcı, imam şehidimizi, 40'a yakın kundakta katledilen bebekleri, 5 bin sivil şehidimizi anlatmak için hatırlatmak için toplandık. Şehit aileleri ve gaziler bu zamana kadar siyasetin bir parçası olmadı. Bundan sonra da bir parçası olmayacaktır. şehit aileleri ve gazilerin en büyük arzusu terörün bitmesidir. Aynı acıyı hiç bir ailenin yaşamamasıdır. Ancak bunu yapmanın yolu bebek katiline özgürlükten geçmemelidir. Gazi meclis bir teröriste çiğnetilmemelidir. Bu aziz vatan, atalarımızın mirası olduğu kadar, şehit evlatlarımızın da emaneti olduğu unutulmamalıdır. Türk'ün töresinde vatana ihanetin affı yoktur. İslamın şiarında da zalime merhamet, mazluma ihanettir. Bizleri kardeşi mesabesinde gören Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi ya silahları gömecekler, ya da silahları ile gömülecekler. Üçüncü bir yol yok. "
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.