Buz, sigortasız işçi çalıştırmanın ve çalışma gün/ücretlerinin eksik bildirilmesinin anayasal bir hakkın ihlali olmasının yanı sıra, hem çalışanları hem de işverenleri telafisi zor mağduriyetlerle karşı karşıya bıraktığını belirtti.
Kayıt dışı istihdam, en basit tanımıyla, çalışanların ya Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK) hiç bildirilmemesi ya da çalışma sürelerinin ve ödenen ücretlerinin gerçeğin altında eksik bildirilmesi durumunu kapsıyor. Müdür Buz'un vurguladığı üzere, sigortalı çalıştırılma zorunluluğu hem Anayasal bir hak hem de kanuni bir yükümlülüktür. İşverenlerin çalışanlarını sigortasız çalıştırma yetkisi olmadığı gibi, çalışanların da sigortasız çalışmayı talep etme hakkı bulunmamaktadır.
İşverenin Kötü Niyetli Olmaması Cezayı Engellemiyor
Özellikle dikkat çekilen bir nokta ise, emekli aylığı, dul ve yetim aylığı ya da sosyal yardım alan bazı kesimlerin sosyal yardımlarının kesilmemesi endişesiyle sigortasız çalışmayı isteyebilmeleridir. SGK İl Müdürü Eray Buz, bu gibi durumlarda, çalışanın talebi olsa dahi, sigortasız çalıştırmanın tespiti halinde işverenlere yönelik ağır yaptırımların devreye girdiğini ifade etti. İşverenler, çalışanların talebine uyarak iyi niyetle hareket ettiklerini düşünseler bile, yasal yükümlülüklerini yerine getirmemeleri sebebiyle ciddi mağduriyetler yaşayabilmektedirler. Buz, işverenlerin bu tip talepler karşısında yasal sorumluluklarının bilincinde hareket etmeleri ve gerekli özeni göstermeleri gerektiğini hatırlattı.
Çalışanlar Geleceklerini Kaybediyor
Kayıt dışı istihdamın yarattığı en büyük tahribatın başında, çalışanların temel sosyal güvencelerden yoksun kalması geliyor. Çalışanlar sigortasız geçirdikleri bu süreleri emeklilikte hizmetten saydıramıyor. Bu durum, kişilerin gerekli şartları tamamlayamamasına ve dolayısıyla yaşlılık (emeklilik) aylığı bağlanamamasına neden oluyor.
Ayrıca, kayıt dışı çalışanlar herhangi bir sakatlık durumunda malullük aylığından faydalanamıyor; hayatlarını kaybetmeleri halinde ise geride kalan eş ve çocukları ölüm aylığı hakkından yararlanamıyor. İşten çıkarılmaları durumunda ise işsizlik sigortası güvencesinden tamamen mahrum kalıyorlar. İş kazası ve meslek hastalıklarına karşı alınması gereken yasal önlemlerden yoksun çalışmak zorunda kalan bu kişiler, Genel Sağlık Sigortası (GSS) primlerini dahi kendileri ödemek zorunda kalabiliyor.
Sosyal haklar konusunda da kanunların sağladığı korumadan mahrum kalan kayıt dışı işçiler, daha kötü çalışma şartlarına razı olmak zorunda kalıyor. İhbar ve kıdem tazminatı gibi temel haklar başta olmak üzere, yıllık izin, haftalık izin ve doğum izni gibi yasal hakların tamamından yoksun kalıyorlar.
Sonuç olarak kayıt dışı istihdam; çalışanın geleceğini, işverenin yasal güvenliğini ve kamu gelirlerini tehdit eden, ülkenin en önemli sosyo-ekonomik sorunları arasında yer almaya devam ediyor.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.